PAVLONUN KÖPEKLERİ
Yakup Aksungur

Yakup Aksungur

SORU-YORUM

PAVLONUN KÖPEKLERİ

02 Kasım 2020 - 09:29

Mana doldurmuş içleri

Gam mı maddenin suçları

Dine taş atan p…..i

Sayacağız suç olsa da

Seksen üç milyon nüfuslu bir ülkede Allah’a şükürler olsun. Her insan gibi bende ülkemi çok seviyorum. Bu ülkenin ekmeğini yemişim, suyunu içmişim. Bu ülkede okumuş, tahsil yapmış, her türlü nimetlerinden yararlanmışım. Ailemle, annemle, babamla ülkemle gurur duyuyorum. Ailem bana İslam kuralları içinde dini vecibelerin gereği doğru olmayı haramı helalı onurlu haysiyetli, yalanı yanlışı ahlaklı insanlara saygılı davranmayı, hak ve hukuku, en önemlisi de vatanı, bayrağı, ezanı sevmeyi öğretmişlerdir. Allah onlardan razı olsun. Bu vatanın kolay alınmadığını, dedelerimizin atalarımızın ne zorluklarla bu cennet vatanı bizlere bıraktığını hepimiz biliriz. Bir eğitimci olarak bizde bu ülkeyi bizlerden sonra yönetecek olan yavrularımıza karınca kararınca anlatmış bulunmaktayız. Bu süreç içerisinde bizde, bizim büyüklerimizin öğretmenlerimizin öğrettiklerini öğretme gayretlerinde bulunduk. Biz büyük bir milletiz, biz birilerinin inançlarına, yaşayışlarına, kültürüne, giyimine hiç karışmadık. Bunu tarihimizde yaşadığımız gibi, yaşattığımız gibi hala da yaşamaktayız. İçimiz de bulunan etnik gruplarla ekmeğimizi bölüşmüşüz. Onlarla et tırnak gibi olmuşuz. Dertleri ile dertlenmişiz. Bu ülkenin en güzel nimetlerinden, en güzel yerlerinde barınmışlardır. Bu necip millet bu adaletli devlet onlara kol kanat, yeri geldiğinde bir ana, bir baba olmuştur.

Rahat bir şekilde kendi dillerinde eğitimlerini, kendi havralarında, kiliselerinde papazları ile hahamları ile inançlarını yapmışlardır. Buna rağmen bunlar ne yapmışlardır, hep saman altından su yürütmüşlerdir.

Fikir özgürlüğü adı altında, kimsenin dini vecibelerine saldırmazsınız. Bu iğrenç çirkin hakaret içeren faşizan davranışlarla bir yere varamazsınız. Bu bir suçtur. Fransa’nın bir dergisinde İslam Alemi’nin Peygamberini ve Türkiye Cumhuriyeti Başkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı karikatürlerle aşağılayıcı duruma düşürmezsiniz. Bu sizleri ve sizin gibi düşünenlerin ne kadar aşağılık, alçak bir yaratık olduklarını gösterir.

Çünkü yıllardır Allah’ın yaratmış olduğu insanların kanlarından, varlıklarınızı sürdürdünüz. O lüks hayatlarını sömürdüğünüz, aç sefil, vatansız bıraktığınız insanlara borçlu bulunmaktasınız. Ey Amerika, Almanya, Fransa, İngiltere, Belçika, İtalya sizler medeni değil, canlılar içinde en aşağılık varlıklarsınız. Sizleri tanıdık gördük artık. Senaryolarınızla, kumpaslarınızla, tiyatrolarınızla bizleri inandıramazsınız. Kırk yıldır, başımıza bela ettiğiniz PKK ile kırk yıldır FETÖNÜZLE her on yılda çeşitli darbelerinizle bu büyük Türk Milletini yıkmadınız, yıkamayacaksınız da. Bunu kafanıza yerleştiriniz. Bu oyunları rahmetli Abdülhamit Han Hazretlerinde, rahmetli Başbakan Adnan Menderes’te, maşalarınız olan paşalarınızla her on yılda ihtilaller yaparak, ekonomi senaryoları ile yada dini tiyatrolarınızla hep sahnelediniz.

Sizlerin bunları yapmanızı o kadarda yadırgamıyoruz. Kış kışlığını, puşt puştluğunu elbette yapacaktır. Biz Fransa’ya, Amerika’ya ya da Ermenistan’a dokunduğumuz zaman, Charlie Hepdo dergisinden gelen havlamaya alıştık. Lakin bizim çanaktan yalını yiyip, karnını doyuran en lüks yatlarda, en lüks katlarda, en iyi nimetlerinden yararlanan, zincirleri başkalarının ellerinde bulunan, ülkesinin ekonomisini beğenmeyen, ülke de demokrasi olmamasından bahseden aşağılık, onursuz, gurursuz, şeref yoksunu, bu ne idüğü belirsizlere ne demek gerekir.

Açık oturumlarda utanmadan milletvekilliği yapmış birinin ülke de maske sıkıntısından bahsetmesi içler acısıdır. Bu zat ulaşımda eğitimde savunma da sağlıkta nelerin yapıldığını görmemezlikten gelmektedir. Gözleri kör, kulakları sağır, aksak, akıl ve fikir yoksunları hala Avrupa hayranlığı duymaktadırlar. O Fransa ki Afrika da bulunan 14 tane ülkenin kanını emmektedir. Yıllık 500 milyar dolar koloni vergisi altından vergi almaktadır. Bunlara taraftar olan bu embesiller hangi ırka hangi dine mensupturlar?

Konu acaba dünyaya kafa tutan Türkiye’nin son zamanlarda itibarını kazandıran, ülkenin şahlanmasını sağlayan Recep Tayyip Erdoğan mı diyorum? Peki konu Erdoğan’sa, bunu on sekiz yıldır bu millet sevmiş bağrına basmış, darbeyle de artık hiç yapamayacaksınız. Çünkü buna da bu millet müsaade etmiyor. Geriye inanmadığınız demokrasi kalıyor. Bunu da beceremiyorsunuz neden mi? Dokuz defa kaybeden, ama orayı kendini perçinlemiş, kimsenin de yerinden oynatamayacağı bir zat oturmaktadır. Koltuğunun altına almış olduğu birkaç birbirine benzemezlerle de bu maya tutmuyor. Bunu ben demiyorum, kendi içlerinde ki en yakın adamları demektedirler. Onun için beyler uzun lafın kısası ‘Elden gelen öğün olmaz, oda vaktinde bulunmaz’ Cumhuriyetimizin kurucusu büyük lider Mustafa Kemal Atatürk, ‘Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar, evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.’ Zaten bunları kaybettikten sonra da ne vatandan ne namustan, ne de inançtan söz etmek mümkündür. Bizler bu ülkemiz için, inancımız için, ezanımız için, Kur’an-ımız için, bayrağımız için seve seve canımızı veririz. Bizler Allah’a şükür Müslüman ve Türk’üz bir olalım, iri olalım, diri olalım. Birlikte Türkiye olalım. Bu kutlu davanın sonuna kadar bekçisiyiz.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar